Erdoğan PAÇİN/muhabiriz.com
Bir insanın gülüşü hüznünün en doğru belirtisidir aslında. Yüzü gülüp içi kan ağlayan, verdiği emeğin kıymeti bilinmeyen insan karşısındakilere sadece güler ve gülümser. Ama siz bunu nerden bileceksiniz?
Pes etti sanırlar onu, onun yenildiğini düşünürler ama bilmezler ki sevgi ve inat her derdin devasıdır. Dününü unutup yarınlarda kendisini kral sananlar, kral çıplak sözünü keşke biraz ciddiye alsalar. Hiç bir konuda verimli olmadan sadece laf üreten insanların basit tavırları bir dağda sesin boş yankılanmasıyla aynı değeri taşımakta aslında.
Bir iş insanı tanımıştım güçlü karakteri, yere sağlam basan tavrı ve geleceğe ümitle bakan fikirleri vardı. Geçenlerde : “Kırdılar beni çok kırdılar, ama daha ne kadar kırabilirler ki? Ben anka kuşu misali küllerimden tekrar doğmak için mücadele ediyorum.”dedi. Hani bir gonca düşünün ve sonradan o goncanın açtığında güle dönüştüğünü…
Siz o goncayı koparmazsanız zaten gül olarak açtığında hem güzelliği, hem de kokusuyla size kendi güzelliğini gösterir. Ancak o goncayı koparırsanız dikenleri elinize batar, gülün goncası canı yandıysa unutmayın canını yakanın da canını yakar! Ama siz bunu nerden bileceksiniz.
Ümit insanın ekmeği ama her derdin bitmek gibi bir zorunluluğu olmalı diye düşünüyor insan. Rahat bir nefes alarak yatağından kalkmayı mesela. Şu kısa yaşamda neyin mücadelesi veriliyorsa insanları sürekli kıran, üzen, bol keseden laflarla hor görenlerin bu hayatta sadece yalnız kalacakları çok ama çok yakın.
Dedik ya gül olmayan goncayı kim dalından koparırsa, dalını kırarsa bilmelidir ki canı yanan o dal dikeniyle alır bunu yapandan bir gün öcünü! Ama siz bunu nerden bileceksiniz.


